Biz LGBTI+ bireyler için sizlerin yürüdüğü aynı yollar Çakıl taşlarıyla dolu oluyor. Ve arkamızda bizi koruyan bir ailemiz destegimiz yoksa Çakıl taşlı yolları çıplak ayaklarla yürümek zorunda kalıyoruz. Kimimiz yarı yolda vazgecip dönüyor ya da daha yavaş tamamlıyor o yolları zorluklar içinde. Belki senin için okumak sadece derslerini ve kendini disipline etmekten ibaret belki finansal zorluklardan, bizler için yalnızlık ayrımcılık baskılar zorbalıklar bazen şiddet bazen ise güvende olamamak gibi sırtımıza binen bir yük ve çakıl taşlı bir yol. Tabi bunun içinde kendi stres düzeyimizi ve derslere odağımızı verebileceğimiz iyi olma halini sağlamakta dahil. Bu kadar zorlu bir yolda okumaya çalışan on binlerimiz var. Belki de daha fazla. Çalışmaya hayata tutunmaya öğrenmeye hevesli, ayakları acısa da yolundan vazgeçmeyenlerimiz var. Bizi eleştirmek yerine acaba elimizden mi tutsanız? Biz bu çakıl taşlı yolları kendimiz seçmedik anlasanız. Eleştirilerin sonu yok karşılıklı olarak. Keşke kimse birbirinin alanına karışmasa ve bizleri kalbimize bakarak sevse.
Bazen biz LGBTI+ bireyler arasında bile birbirimize karşı saygısız, eleştirel , bireysel değerler ya da kimlik üzerinden kırıcı cümleler kurulması beni gerçekten çok üzüyor. Zaten bu kadar yorucu ve engebeli olan benzer kaderlerdeki yolumuzu birbirimiz için daha yorucu hale getirmek yerine, birbirimiz için nasıl kolaylaştırabiliceğimizi düşünmek daha yapıcı olmaz mıydı? Yaşadığımız zorluklar sebebiyle bazen meselelere yeterince dikkatimizi ve farkındalığımızı veremiyoruz ama bunun gerçekten önemli bir konu olduğunu düşünüyorum.
Hayatımızda “birbirimizin konforu için”, “birbirimizin iyi olma hali için” hatta en önemlisi “birbirimizin güvenliği için” söylemlerine daha çok ihtiyacımız var diye inanıyorum. Bu yüzden çevrenize senin için ne yapabilirim? Senin konforun için ne yapabilirim? Kendini güvende hissetmen için ya da güvende olman için ne yapabilirim? Sorularını sormaktan çekinmeyin lütfen. Bunları sormak bazen sana efor harcatacak olsa da eğer enerjin varsa birisinin hayatına çok güzel bir dokunuşta bulunmuş olursun. Ve hatta belki birbirimizin konforunu, iyi olma halini ve güvenliğini düşünen insanlar zincirine bir insanı daha dahil etmiş olursun. Bazen bir davranışın birine o kadar derinden dokunur ki onu da şevkate dolaylı olarak teşvik etmiş olursun. Ve bazen o kadar iyi gelir ki sefkatin, bu davranışı coktan karşındaki almış, içselleştirmiş ve bir parçası haline getirmiş olabilir. Ve bu zincirleme olarak büyür. Topluca iyi olma halimize katkıda bulunur. Şefkatte sevgi gibi paylaştıkça çoğalır.
Şefkat göstermenin hem hafifliğini hem de ağırlığını yaşayacak olsak da, bir diğer kalbe iyi gelmenin merhameti hem ruhum hem de bedenim için bir huzur.
Özgür Deniz Pınar